Arkadan Müdahale

Bursaspor - Eskişehir : 3-1
1' Ozan İpek, 14'Turgay Bahadır, 83' Ali Tandoğan / 87' Ümit Karan (P)

    
   Haftasonu yorgunluğumun biraz olsun geçmesiyle maçın yazısına başlaya bildim sonunda. Önce cumartesi günü İstanbul'da "only a game?" sergisi ve gezdiğim bir kaç yerden sonra gece Bursa'ya ancak geldim. Pazar da maça gidince aşırı yüklenme oldu. Akşam Ertuğrul Sağlam Olay tv'deydi. Taraftarın Eskişehir maçında yaptığı bazı saçmalıklardan bahsedildi. Sergi ve taraftar konusunda da yazılar sırada.

     İster HD, ister 3d gelsin maçı stadta seyretmek gibisi yok, olamaz da. Gece geç yatmışım, yorgunum sabah kahvaltıya oturduğumda saat 12 gibiydi. Üniversitede özlemişiz evdeki kahvaltıyı keyfini çıkararak yedik. Evden çıkıp stadta kuyruğa girdiğimizde saat 13.30. Sınırlı sayıda kapı, bir türlü okutulamayan biletler derken maçın başlama saati geldi. Sıra bize çok yaklaşmışken önümüzdeki çocukların biletleri bir türlü okutulamadı. Ve 33. saniyede gelen golü turnikenin hemen dibinde yaşadık. Girip sahaya baktığımda gol sevinci bitmiş, santra yapılmak üzereydi. Neyse dedik, yer aramaya başladık. Ama nerde yol üstünde betona oturduk kardeşimle . Bursaspor atağa kalktıkça ayağa kalkmak için bir hayli enerji harcadım diyebilirim, ter attım resmen. İlk yarı sağlı sollu ataklar geldikçe geldi.15 dakikada gelen gollerle çok rahat maç izledik. Altaki fotoğraftaki pozistonda nasıl bir şansla kaleci kafayla topu çıkardı. Fotoğrafı çok beğendim. Kulübe e-mail atmıştım maçlarda çekilen foğrafları her maç koyun, çok başarılı diye. Bu maç 19 tane koymuşar, teşekkür ederiz.
   İkinci yarı başında İ.Ergiç ve Volkan Şen çıktı. Haftaiçi oynan Sivas maçı yorgunluğu ve skorun rahatlığıyla da artık Fenerbahçe maçınin  düşününülüyordu daha durgun bir yarı geçti. Bu arada tribündeki insanları biraz kaydırıp, bizraz sıkıştıran kardeşim bize 2 götlük yer açtırdı. Biraz olsun düzgün şartlarda izledik maçın kalanını. Bir ara yapılan üst üste paslar sonrası tribünden "Barcelona mısın? mübarek" sesleri yükseldi. (: İnceden yağmur başladığında güzel bir görüntü oluşmuştu ama çatıdan kafa su damlaları düşmeye başlayınca değişik duygular içinde kaldım. Benim maç hikayem yeni stadın acilen yapılması gerektiğini anlatıyor resmen.

   Maç sonunda futbolcularla sevincimizi yaşadık. Ve stadtan ayrıldık. Bu arada gelen taraftara "Bursaspor maç günü" ismiyle 8 sayfalık bir gazete dağıtıyor kulüp. Böyle güzel çalışmaları son zamanla gittikçe daha fazla duyuyoruz. Çıkıp trene doğru yürürken atkı satan seyyar satıcılardan biri "bugün beş lira, fenere koyarsak 20" diye bağırması beni gerçekten güldürdü. Pazarlama stratejisini beğendim. Bu yazı maçtan çok bir taraftarın maç günü hikayesi oldu. Her türlü zorluğa rağmen stada gidip maç izlemek gibisi yok. Hele bir de böyle takımın varsa...